Varis Belirtileri Nedir? ve Varis Risk Faktörleri Nelerdir?


VARİS BELİRTİLERİ VE RİSK FAKTÖRLERİ NELERDİR?

Varis Nedir?

Varis vücudun özellikle bacaklardaki toplardamarlarının genişleyerek görünür hale gelmesidir.

Toplardamarlarda bulunan kapakçıklar, kanın kalbe doğru akarken geri kaçmasını engeller. Ancak bu kapakçıklar düzgün çalışmadığında, kan geriye kaçar, toplardamarların genişlemesine yol açar. Varis, sadece bir estetik bir sorun olmayıp aynı zamanda ilerleyici bir toplardamar hastalığıdır.

Varislerin Sınıflandırılması

Varisler farklı şekillerde sınıflandırılabilir. Genel olarak üç ana varis türü bulunmaktadır:

  1. Telenjiektazik ya da kılcal varisler: Genellikle çok küçük ve ince toplardamarların yüzeyde kırmızı veya bordo renkte görülmesidir. Ciltten kabarık olmayıp, 1 mm kalınlıklarında, estetik sorunlara yol açar, ağrıyal neden olmaz.
  2. Retiküler varisler ya da orta boy varisler: Ciltte kabarık olmayan, 1-3 mm kalınlığında, genellikle yeşil renkte görülür. Retiküler ya da orta boy varisler, ağrıya neden olabilir.
  3. Büyük boy varisler; Bu varisler ciltten kabarık, gözle görülür şişlikler ve ağrılar yaratabilir. Büyük boy varis çoğunlukla altta yüzeyel toplardamar (trunkal venler) yetmezliğine eşlik eder.

Varis Belirtileri Nelerdir?

Varis bir çok yakınmayan neden olmaktadır. Başlangıçta estetik kaygılarla fark edilen bu durum, ihmal edildikçe ilerleyici natürüne bağlı olarak daha ciddi yakınmalarla birlikte de ortaya çıkabilmektedir:

  1. Bacaklarda ağrı: Toplardamarlarda kanın birikmesi kirli kan dönüşünün yavaşlaması, genişlemiş yani variköz venlerin gerilmesine bağlı olarak bacaklarda ağrı hissedilir. Venöz yetmezliğe bağlı ağrının tipik özelliği sabah ağrı yok iken günün ilerlereyen saatlerinde ağrının gelişmesidir. Bazen ileri variköz venlerde pıhtılaşma ve enfeksiyon gelişmesi durumunda yani tromboflebitte ağrı ve ciltta kızarıklık gelişebilir.
  2. Bacaklarda şişlik: Venöz reflü yani toplardamarlarda kaçak gelişmesine bağlı olaran venöz hipertansiyon sonucu günün ilerleyen saatlerinde bacaklarda özellikle baldır bölgelerinde şişme ortaya çıkar. Ayakları yukarında tutulduğu zaman bu şişlik azalır.
  3. Yanma ve Kaşıntı: Varisli bölgelerde yanma ve kaşıntı yakınmaları da tanımlanır. Toplardamarların genişlemesi ve cilt altındaki varislerde birikmesi bu tür semptomları tetikler.
  4. Kramp ve Karıncalanma: Özellikle geceleri ortaya çıkan bacak krampları sık bir belirtidir. Kan akışındaki bozukluklar, bacaklarda karıncalanma, iğnelenme hissine de yol açabilir.
  5. Cilt Değişiklikleri: Varis ihmal edildikçe ilerler ve ciltte renk değişiklikleri, kaşıntı ve hatta bazen ülserlere yol açabilir.
  6. Kozmetik yakınmalar: En yaygın belirtilerden biri, küçük ve orta boy varislere bağlı mavi, mor veya yeşil renklerde genişlemiş toplardamarların görülmesidir. Damarların yüzeye yakın genişleyip yerleşmesi bu görünümün ana sebebidir.

Varise Yol Açan Risk Faktörleri Nelerdir?

Varis gelişiminde risk faktörleri önemlidir. Bu faktörler kapak yetmezliğine yol açıp varislerin gelişimine katkıda bulunabilir:

  1. Cinsiyet: Varisler kadınlarda, erkeklere oranla daha sık görülmektedir. Özellikle hormonal değişiklikler (hamilelik, doğum kontrol hapları kullanımı, menopoz) kadınlarda varis gelişimini artırabilir.
  2. Genetik Faktörler: Ailesinde varis olan kişilerde varis gelişme riski çok daha yüksektir. Genetik faktörler toplardamar kapakçıklarının zayıflamasına ve damarların elastikiyetinin kaybolmasına neden olabilir.
  3. Yaş: Yaşlandıkça genel yıpranmaya bağlı olarak damarların elastikiyeti azalır ve varis oluşumu daha sık ortaya çıkar.
  4. Obezite: Aşırı kilo, karın içinde ve bacaklardaki toplardamarlara basının artmasına neden olur. Bu baskı, toplardamarların akımının yavaşlamasına, damarın genişlemesine ve varis oluşumuna neden olabilir.
  5. Hamilelik: Hamilelik sırasında kadınlarda daha fazla kan üretilir. Aynı zamanda, büyüyen rahim karın içindeki toplardamarlara baskı yapar, bu da kanın bacaklarda, özellikle baldırlarda birikmesine neden olabilir.
  6. Uzun Süre Ayakta Durmak veya Oturmak: Uzun süre ayakta durmayı gerektiren işlerde çalışan, garson, kuaför, cerrah, hemşire gibi mesleklerde varis çok daha sık görülür. Ayakta durmak bacaklardaki kanın geri dönüşünü zorlaştırırken, uzun süre ayak ayak üzerine atarak ya da dizleri kırarar oturmak da kan dolaşımını olumsuz etkiler.
  7. Sigara Kullanımı: Sigara, neredeyse bir çok organımıza zararı bulunmakta olup damar sağlığını da olumsuz etkileyerek damarların daralmasına ve kanın kalbe geri dönüşünün zorlaşmasına neden olabilir. Ayrıca sigara, vücudumuzdaki oksijen miktarını azaltarak damarların beslenmesini de engeller.

**Variste Tedavi Yöntemleri Nelerdir? **

Varis tedavisinde kullanılan yöntemler, hastanın yakınmalarına, varisin şiddetine ve hastanın diğer sağlık durumuna bağlı olarak değişir. Tedavi yöntemleri kısaca şunlardır:

  1. Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Hafif vakalarda ya da güçlü aile hikayesi buluna kişilerde korunmak amacıyla yaşam tarzında yapılacak bazı değişiklikler varis belirtilerini hafifletebilir ya da belirtilerin ortaya çıkmasını geçiktirir. Düzenli egzersiz, kilo kontrolü, bacakları her duşun sonunda soğuk su ile yıkama, dinlendirme ve uzun süre ayakta kalmaktan kaçınma gibi önlemler varislerin ilerlemesini engelleyebilir, yakınmaları azaltır.
  2. Varis Çorapları: Varislere dışarıdan baskı yaparak kan dolaşımını hızlandırarak bası oluşturan elastic varis çorapları, varis tedavisinde sıkça kullanılır. Bu çoraplar, kanın kalbe geri dönüşünü hızlandırarak şişliği gidererek yakınmaları azaltır.
  3. Varisin termal tedavileri: Termal ablasyon varisin birincil tedavi yöntemidir. Termal enerji olarak lazer ya da radyofrekans kullanılmakta olup varisin nedeni olan toplardamarlara doğrudan uygulanarak toplardamarların kapanmasını sağlar. Varis tedavisinde etkili bir tedavi yöntemidir. Lazer ya da radyofrekans termal tedavisi endovenöz yöntem olup damar içinden uygulana, non-invaziv bir yöntemdir ve genellikle yan etkisi azdır.
  4. Köpük Skleroterapi: Skleroterapi, tüm varislere sklerozan bir ilacın hava ile karıştırıldıktan sonra köpük halinde damar için uygulanması ile damarların kapanmasını sağlayan bir yöntemdir. Bu tedavi, küçük, orta ve bazen büyük boy varisler için uygundur. İşlem genellikle birkaç seans gerektirir ve lokal anestezi ile yapılır.
  5. Cerrahi Müdahale: Endovenöz termal ablasyon yöntemlerinin uygulanamadığı durumlarda, genişlemiş ve ciddi varis vakalarında cerrahi müdahale gerekebilir. Bağlama ve soyun çıkarma adı verilen işlemlerle varis tedavi edilir.

Varis Korunmak için Yapılması Gerekenler Nelerdir?

Varis gelişimini tamamen engellemek her zaman mümkün olmasa da, alınabilecek bazı önlemler varis hastalığı ortaya çıkmasını geciktirebilir veya belirtileri hafifletebilir:

  1. Kilo Kontrolü: Obezite yani aşırı kilolar, bacaklardaki damarlara ilave yük bindirir. Varis gelişim riskini azaltmak, yakınmaların şiddetini düşürmek, yönünden mutlaka kilo kontrolü yapılmalıdır.
  2. Düzenli Egzersiz: Egzersiz düzenli yapılarak varis gelişimi engellenebilir. Bacak kaslarını güçlendiren ve kan dolaşımını artıran egzersizler varis riskini de azaltır. Plates, yürüyüş, bisiklet sürme ve yüzme gibi düşük etkili egzersizler, bacaklardaki kan akışını iyileştirir.
  3. Uzun Süre Ayakta Durmaktan Kaçının: Mesleki nedenlerden dolayı gerekse de mümkünse uzun süre ayakta kalmamaya özen gösterin. Ayakta kalmanız gereken durumlarda ise sık sık ayak değiştirerek ya da adımlayarak hareket edip bacaklarınızdaki kan dolaşımını teşvik edin.

Varis, kozmetik bir sorun olmanın ötesinde ciddi yakınmalara yol açan ilerleyici bir hastalıktır. Bu nedenle belirtileri erken fark etmek ve gerekli önlemleri almak önemlidir. Genetik yatkınlık, yaş, cinsiyet ve yaşam tarzı gibi birçok faktör varis gelişiminde risk faktörleridir. Tedavi yöntemleri arasında eğer ciddi yakınmalar yok ise yakınmaları azaltmak ya da tedavi beklerken hastalığın ilerlemesini engellemek yönünden yaşam tarzı değişiklikleri, varis çorapları, düzenli egzersizler önemlidir. Varis tedavisinde birincil yöntem endovenöz termal ablasyondur. Termal ablasyon yok ya da uygulanamıyor ise cerrahi müdahaleler uygulanabilir. Varisten korunmak için düzenli egzersiz yapmak, aşırı kilodan kaçınmak, uzun süre ayakta kalmamak, dar kıyafet ve yüksek topuklu kıyafetlerden kaçınmak önemlidir. Varis riski yüksek kişilerin ya da varise bağlı yakınmaları bulunan kişilerin girişimsel radyologa başvurması, varis problemleriyle başa çıkmada çok önemlidir.

varis nedir, varis belirtileri nelerdir, kaç tip varis vardır, varis neden olur, telenjiektazik varis, kılcal varis, retiküler varis, orta boy varis, küçük boy varis, büyük boy varis,